Ebeveynler, gençler ve ergenler gibi anaokulundaki çocuklar da stres yaşayabilir.

Dikkat eğitimi, çocuklara okuldaki oyun alanında, sınıfta ve hatta evde karşılaştıkları günlük “dış stres” ile nasıl başa çıkacaklarını öğretmenin en etkili yoludur. “İç stres” yani çok fazla şey yapmak zorunda olduğunu düşünmek, sınırlarını bilmemek veya sürekli olarak dürtülere tepki vermek için de aynı şey geçerlidir.

Bir şeyi yaptığın, düşündüğün ya da hissettiğin sırada o şeye dikkat etmeyi oyunlar, hikayeler ve hareket egzersizleri ile deneyimlemek güzeldir. Çünkü dikkat etmeyi denerken iç dünyan hakkında çok şey öğrenirsin, bu öğrendiklerini de dış dünyada kullanabilirsin.

Bedeninin farkında olmak herkes için önemlidir.

Biz bedenlerimizde yaşarız. Bedeninde yaşadığın için, yaşadığın durumlarla ilgili her türlü sinyali alırsın. Bedenin sana ne zaman yorgun, mutlu, sinirli, kızgın, korkmuş ya da üzgün olduğunu söyler.Sinyaller anında gelir.

Küçük çocukları, iyi ya da kötü, bedenlerindeki tüm sinyaller ile temas ettirdiğinde bedenlerini tanımayı, ona dikkat etmeyi, ona hayran olmayı, ve tüm hayatları boyunca yaşayacakları çok özel bir yer olarak ona güvenmeyi öğrenirler.

Bedenini hareket ettirmek ve nefes aldığını fark etmek gibi duyularını kullanmak seni gerçek deneyime daha çok yaklaştırır.

Gördüğün tattığın, kokladığın ve duyduğun herşey gerçekten oradadır. Onun hakkında düşündüğün şey ise farklıdır. Buna genellikle yargılar dahil olur.

Bir şeyi yargıladığını veya yorumladığını ve daha sonra bundan kurtulabildiğini fark ettiğin andan itibaren gerçekten orada olan birşeyi görebilir, hissedebilir, tadabilir, duyabiliri koklayabilir ve görebilirsin.

Duygular düşündüğün, yaptığın, yaşadığın veya hissettiğin bir şeye karşı tepkidir.

Bu derste çocuklar hoş ve nahoş duyguların hayatın birer parçası olduğunu öğrenecek. Bir his, diğerinden daha iyi değildir. Sadece oradadırlar ve tıpkı hava gibi bunları değiştiremezsin.Tepende fırtına eserken bunun geçip gitmesini sağlayamazsın.

Ama bir yere sığınabilir, bir yağmurluk giyebilir, biriyle hava hakkında konuşabilir ya da fırtına çıkmadan once fırtınanın eçmesini bekleyebilirsin.
Hislerini ne kadar iyi tanırsan, onlarla o kadar iyi başa çıkabilirsin.

Kabul etmek, birşeylerin olduğu gibi olduğunu onaylayan bir iç tutumdur.
Kabul etmek kayıtsız olmaktan farklıdır; şu anda neler olduğunu, bir fikir veya yargı olmadan Kabul etmekle ilgilidir.

Bu derste çocuklar bedenlerindeki hisleri fark edecek, hoş/daha az hoş/ etkisiz hislerin olduğunu kabul edecek, bunları bastırmadan veya bunlara kapılıp gitmeden dostça bir dikkat gösterecek.

Hareket etmek için bedenini kullanırsın. Ama bilinçli olarak hareket etmek için bilincini ve bedenini kullanırsın.
Bilincin ve bedenin birlikte iyi işlediğinde pek çok şey farkedersin. Nerede alan olup olmadığını, nerede yaklaşabileceğini nerede mesafe bırakman gerektiğini fark edersin.

Birşey artık yeterliyse, bunu farkedersin. Bilinçli hareket eden küçük çocuklar neyin yeterli olduğunu ve ellerindeki imkan ve sınırlarla nasıl baş etmeleri gerektiğini öğrenir. Biri sana kaba davrandığında ya da biri sana gerçekten iyi davrandığında bunu hissedebilirsin.

Bunu bedeninde fark edersin.
Bedenini daha iyi tanıdıkça güvenin de artar.

Hayal gücü terimi insanların zihninde resim yaratma kabiliyetine işaret eder. Canlı bir fantezi geliştirmek, zeka gelişiminin yanısıra düşünce dünyası ve duygularla başa çıkmayı öğrenmek kadar önemlidir. Fantezilerini ve hayal gücünü kullanman, korktuğun şeyler (kuruntular) ve çok istediğin şeyler (idealler) ile yaratıcı bir şekilde başetmeni sağlar.

Bazen gerçeklerden uzaklaşmadan acı gerçeklerle baş etmenin yoludur. Kuruntuların ve ideallerin zihnin bir tiyatro eseri olduklarını anladıklarında, çocuklar zihinlerinin bu kabiliyetini yaşamlarının ilerleyen zamanlarında daha iyi kullanabilir.

İç görüntüler, içimizde mantıklı düşünen zihinlerin ulaşamayacağı alanlarla bağlantı kurmamızı sağlar. Bize “düşünmek” yerine “görmek” yoluyla anlamayı öğretir. Bu da önemli bir kabiliyeti harekete geçirir :

Sezgi!

Cana yakın olmak, bir insanın sahip olabileceği en güçlü niteliklerden biridir.
Cana yakınlık ön yargı içermez, insanları ayırmaz ve doğrudan kalbinin çevresindeki alanı etkiler. Bu da büyümene, kendine ve başkalarına güvenmene yardımcı olur.

Örneğin iltifatta bulunduğunda bedeninde uzun süreli hoş bir his kaılır. Ne zaman bu iltifatı hatırlasan, ilk duyduğundan issettiğin şeyi hissedersin.
Zorbalığı azaltır.

İyi olmak çok eğlencelidir.
Bunu çok daha sık deneyebilirsin.